Pazar, Nisan 15, 2012

28 Şubata Demokrat Bakış - Can Dündar

28 Şubat’tan sonra ne yazmışım diye baktım:“Başka Kapıya”
başlığı atmışım yazıma (http://www.
candundar.com.tr/_v#!/KÖŞE_YAZILARI/1997/Başka_kapıya/#Did=1536)Hem ayar
verene, hem ayar yiyene çatmışım:“Bizi laik ve demokrat kimliklerimiz
arasında seçime zorluyorlar. İki gözümüzden birini feda etmemizi istiyorlar”
diye yakınmışım.

Sonra iki gözüme de sahip çıkmışım:“Balans ayarı, tank
paletleriyle yapılmış bir demokrasiyi içimize sindiremeyiz” demişim.Ama Susurluk çetesinin temizlenmesini isteyenleri “Glu glu
dansçıları” diye aşağılayıp zora gelince onlardan destek dilenen zihniyete de
aynı dilden cevap vermişim:“Sizi gidi glu glu
dansçıları sizi... Hadi başka kapıya!”

* * *

Öyle kızgın bir kazanda
çalkalanıyoruz ki, “1000 yıl sürer” denen süreçler, 15 yılda eriyip gidiyor. Ve
iktidar tahterevallisi, bir muktediri tahttan indirirken hasmını tahta
çıkarıveriyor.Böyle çalkantılı zeminlerde dik durabilmek, tutarlı tavır
alabilmek, tahttakilerle mesafeyi koruyabilmek önemlidir.Tahterevalli, bir
kez daha devrik kralı yere doğru itti dün...Eski yazıyı 15 yıl sonra yeniden
(bu kez tersinden) yazmanın vaktidir.

* * *

Dün süngü zoruyla Başbakan’ı
eve yollayanlar, bugün polis zoruyla evden toplanıyor.Dün “Adalet, insan hakları” diye haykırdığımızda üstümüze tank sürenler,
şimdi adalet ve insan hakkı istiyor.Dün düzmece andıçlarla demokratları yok
etmeye çalışanlar, bugün düzmece kanıtlarla yargılandığından
yakınıyor.Adaletsizliğe, zulme karşı her zaman, herkesin yanındayız.Ama
dün burnundan kıl aldırmayan mağrurların bugün mağdur rolü oynamasına cevabımız
aynı:“Başka kapıya!”

* * *

Çevirelim madalyonu ve ikinci gözümüze
sahip çıkalım:Niye karşıydık 28 Şubat’a?..İdeolojisini zorla dayatıyor,
rengârenk bir topluma tektip haki elbise giydirmek için toplum mühendisliği yapıyor
diye...Medyayı kıskaca alıyor, yargıya baskı uyguluyor, kendinden olmayan
belediyeleri, şirketleri kuşatıyor, eğitim süreleriyle kendi çıkarına oynuyor
diye...Tanıdık geldi değil mi?Uzun süre cenk ede ede sonunda savaştığı
hasmına benzeyen bir cengâver gibi; AKP de darbe yiye yiye, darbeci askerlerin
yöntemlerini aynen benimsedi.Benim için “Herkes haki giyecek” diye
zorlayanla, herkese yeşil giydirmeye kalkışanın bir farkı yok.Caddelere tank
sürüp “Demokrasiye balans ayarı yaptık” diyen sopayla, polise hâkim olup “Dindar
bir nesil yetiştireceğiz” diyen kafa aynı...Aynı Toplum Mühendisliği
Fakültesi’nden mezun bunlar...

* * *

Şimdi bu iki gözle ileriye
bakalım:Bugünküler de iktidarlarının 1000 yıl süreceğini sanıyor.Gördük
işte; sürmüyor.Bir bakmışsınız tahterevallinin kefeleri yine yer
değiştirmiş, uçağın ön koltuğundakiler en arkaya gitmiş, bu sefer de basını
kuşatıp yandaş medya icat edenler, hukuku çiğneyip yargıyı ele geçirenler, Deniz Feneri davasında örgütü gizlemek için savcı
değiştirenler, dindar nesil projesi uğruna 4+4+4 taktiği geliştirenler hesap
vermeye davet edilmiş.Olur mu olur.Ne yapsan tek kalıba sığmayan, hiç
durmadan fokurdayan, kızgın bir kazan burası...

Hiç yorum yok: