Perşembe, Aralık 23, 2010

Yaftalamak Üzerine

Sevgili Can,

23 Aralık 2010 tarihli yazında, Zaman Gazetesinin “yaftalamadan düşün” temalı reklam filmini sevmiş olduğunu ifade etmiş, sonra da seni nasıl yaftaladıklarını anlatmışsın.

Ben o reklam filmini çok iyi hatırlıyorum. Çünkü, her gördüğümde kanal değiştirmiyor inatla o yaklaşık yarım dakikalık şovu seyrediyordum. Seyrediyordum ki, her saniyesinde ve özellikle sözde önyargılardan oluşan cam fanusu kıran okuyucuların resmedildiği son sahnede içimden ve bazen dışımdan YALANCILAAAR diye haykırabileyim ve ömrümün sonuna kadar dincilerin iki yüzlülüklerini unutmayayım.

Peki siz yazarlar, neden kibar olmak zorundasınız, neden düşündüklerinizi yazamıyorsunuz veya nasıl bu kadar körsünüz?

2 x2 nasıl her yerde 4 ederse, dincilerden de DEMOKRAT olmaaazzzz…. Olmadııııı…. Olmayacaaakkk…

Böyle bir beklentiniz var ise de, geçmiş olsun…

Diğer iyi(!) niyetli liberallere benzemeye başlamadan önce, sen de bu adamlarla ilgili görüşlerini gözden geçir istersen. Ya da sen bilirsin, yine de okurum yazılarını ama içimden neler geçireceğimi bilemezsin.

Bugün 23 Aralık, 1930' dan bugüne 80 yıl geçti...

Benim adım; Kubilay

Hiç yorum yok: