Çarşamba, Şubat 13, 2013

Omuz Görününce - Mehmet Yılmaz

THY 'nin tutumuyla TRT'nin tutumunu birlikte düşünmek gerekir.


TRT geçen hafta sonu yayımladığı bir filmi kadın oyuncunun omuzlarını buzlama diye tabir edilen yöntemle bozarak yayınladı.

Oyuncu Ayça Varlıer'e de katılacağı bir program öncesinde nasıl giyineceğine ilişkin talimat yollanmış: Giysi kolsuz olmayacak, yakası köprücükkemiğini kapatacak vs.

Ahmet Hakan dün Hürriyet'teki köşesinde şöyle yazmıştı: "Herhangi bir kurumsal yapı bir insanın giymeye münasip bulduğu herhangi bir kıyafeti münasip bulmama had bilmezliğini sergiliyorsa o kurumsal yapıya 'Hadi len' denir ve bir daha o kurumun kapısından bile geçilmez".

Evet, doğru söylüyor, buna cüret eden kuruma böyle yapılır. Mesela Samanyolu televizyonu böyle bir dayatmada bulunuyorsa, gitmemeli ve boykot etmelisiniz. Ya da NTV, CNN Türk, Kanal D, Show vs.

Bunlar ticari işletmeler, kendilerine hedef olarak seçtikleri bir izleyici profilleri var. Yayınlannda bunu gözetmek hakkına sahiptirler.

İsterlerse mayolu çıkarırlar ekrana, isterlerse çarşaflı.

Bu politikalan size uyuyorsa çıkarsınız, uymuyorsa çıkmazsınız, çok basit.

Ama bir sorun var ki TRT kamu kurumu.

Vergilerimizle finanse ediyoruz. Tıpkı üniversiteler gibi.

Eğer genel ahlak anlayışını zorlamıyorsa insanların hangi giysiyi tercih edecekleri TRT'yi ilgilendirmemeli. Aynı şekilde bir kadın omzu görünce tahrik olabilecek ve onu sansürleme ihtiyacı duyacak bir sapık da böyle bir kurumda çalıştırılmamalı.

Çünkü biliyorsunuz memlekette kadın saçı görünce tahrik olan sapıklar bile var, giderek sansür sırası onlara da gelecektir.

Bunları yapıyorlarsa bilin ki hayatınızı nasıl yaşayacağınızla ilgili tercihleriniz, seçimleriniz tehdit altındadır. THY'de olan ile TRT'de olan aynıdır.

Hiç yorum yok: