Pazartesi, Mayıs 13, 2013

Yurtta Barış, Dünyada Savaş

Hafta sonu Reyhanlı'da üst üste patlayan bombalar 46 kişinin ölümüne sebep oldu... Görüntüler dayanılacak gibi değildi.

Bu patlamaların yarattığı korkunç manzaranın yanı sıra, arka arkaya açıklama yapan hükümet ve devlet yetkilileri idi beni daha çok sarsan.

*

Baştan hemen ne demek istediğimi anlatayım.

Recep Tayyip Erdoğan, Anneler günü nedeniyle düzenlenen organizasyonda şöyle diyor; "Suriye'deki bataklığa bizi çekmek isteyen güçleerrr......!!!"

*

Daha bir kaç gün önce, ABD'yi karadan Suriye'ye girmeye çağıran, yanınızdayız diyen sanki başka bir Recep Tayyip Erdoğan var..

Eeee, ne de olsa bir kaç gün önce Bülent Arınç aklındakileri açıklamadı mı? Vekillere kıyak yasasına ilişkin görüşü sorulduğunda, halkın koyun olduğunu ima edercesine, "ne de olsa unutulur" demedi mi?

*

O nedenle, adamlar haklı. Böyle başa böyle tarak misali, koyun gibi güdülmeye (RTE her fırsatta siyasetçinin koyun güdenini sevdiğini söyler zaten) hazır bu halka, hem savaş çığırtkanlığı yapıp, hem de barış kahramanı gibi görünebilirsiniz.

*

Bir de, TV, Gazete ve Sosyal Medya'da olayların siyasi analizlerini yapan tipler var. Neyin analizini yapıyorlarsa artık.

Yok efendim, Esad'ın güç gösterisi olabilirmiş, Türkiye'deki iç barışı hazmedemeyen ve boşluğu doldurmak isteyen marksist gruplar sorumlu imiş vb...

*

Benim bildiğim, bir suç işlendiğinde, bu suçu araştıranlar önce bu suçun ortaya çıkardığı sonuçların kime faydası dokunduğuna bakarlar. Büyük olasılıkla da, bu suçtan bu kişi ya da kurumlar sorumludur.

Bu basit kuraldan yola çıkarsak, Suriye'deki savaşın Tarafı olmak isteyen ve bir şekilde oradan nemalanacağını yıllardır açıklayan ABD, Suriye ile zaten sorunları olan ve kendilerine tehdit olarak gören İsrail ve bu ikilinin kadim dostu ve müttefiki AKP bir numaralı zanlıdır benim gözümde. Geri kalanı fasa fiso...

*

Hadi diyelim ki; Esad'ın Muhaberat'ı sorumlu olsun. Ne diyeceksin adama?

İki yıldır, her işine karıştın, her bulduğun fırsatta hakaret ettin, adama baş kaldıranlara ekonomik ve lojistik destek sağladın. O da, bunlara misilleme yaptı mı? Yapabilir.

Zaten sırf bu yüzden, bu kadar karışmayacaktın işlerine... Köpeğin kuyruğuna basarsan ısırır. Al bu da, diğer basit kural. Bu basit kuralı bilmeyen veya bilmesine rağmen belirli bir misyonu sağlamak için ajan gibi içimize giren, büyük stratejist Ahmet Davutoğlu'nun dış politikası bu nedenle hainlikle doludur.

Hiç yorum yok: